@merveilhan

Instagram: @merveilhan

1. What’s your story? Where are you from?

Hi! My name is Merve Zeyneb. I am Turkish but I was born in S. Arabia. I have lived in many countries like Ireland, U.A.E, Turkey and so on. Currently, I am based in Ankara, Turkey. I am a graphic designer at a TV station. I also do illustrations and gifs. I am also doing a PhD degree in Graphic Design. 

Merhabalar! Ben Merve Zeyneb. Arabistan’da doğdum. İrlanda, B.A.E. ve başka ülkelerde yaşadım. Şu an Ankara’da yaşamaktayım ve bir TV kurumunda grafiker olarak çalışmaktayım. İlüstrasyonlar ve gifler yapmaktayım. Aynı zamanda Hacettepe Grafik bölümünde doktora öğrencisiyim. 

2. Tell us about your aesthetic.

I love colors and shapes. In real life, I used to usually wear blacks and whites. But the more I use colors in my work, I have been dressing in colored clothes. I also love chubby, out of proportion girls. 

Renkler ve şekillere bayılıyorum. Normal hayatımda genelde siyah ve beyaz giyinirken, işlerimde kullandığım renkler ile daha canlı renkli kıyafetler giymeye başladım. Aynı zamanda büyük ve orantısız kadın figürleri çizmeyi seviyorum.

3. What is your favourite medium and why?

I would say digital. It is just so convenient where you can do Ctrl+Z anytime. Also, love the fact that I can draw anywhere with my laptop. When I am drawing for myself, I try different mediums like colored pencils, acrylic or whatever I have at home at that moment. 

Dijital diyeceğim çünkü çok kullanışlı. Laptopumun olduğu heryerde iş üretebiliyorum. Ama kendim için de o an evde ne varsa, renkli kalemler, akrilik vs gibi onlarla da çizimler üretmeye çalışıyorum.

4. What is your artistic process like?

The first thing, I usually do is sketch it with a pencil. It makes it easier when you have that initial idea on a piece of paper. Sometimes, I add some colors with colored pencils and so on. If needed, I take my own reference images or google them. I would then carry on with Photoshop. Clearing the sketch, maybe adjusting the composition, trying out colors, shades and textures. In fact, sometimes I start my illustrations with one color in mind - or a feel of the color. And sometimes that feel shapes the illustration. If I am going to animate it, I design it with that in my mind. So that it is easier for me in After Effects. 

İlk olarak kağıt kalemle hemen bir sketch denemesi yapıyorum. Kafamdaki fikirleri kağıda dökmek çok işe yarıyor. Bazen renkli kalemlerle renklendirdiğim oluyor. Gerekiyorsa kendi referans fotoğrafımı çekiyorum ya da internetten araştırıyorum. Daha sonra Photoshop ile devam ediyorum. Eskizi temizliyorum, bazen kompozisyonda değişiklikler yapıyorum, renkler, gölgeler ve örüntüler deniyorum. Bazen bir resme aklımda bir renk ile başlıyorum, daha doğrusu o rengin hissiyle. O hissiyat ilustirasyonu oluşturuyor. Hareketlendireceksem ona göre tasarlıyorum ki After Effects’te daha sonra bir sorunla karşılaşmayayım.

5. Who and/or what inspires your work? 

I get inspired a lot by the music I listen to or sometimes it is a film/show that I have seen, a conversation with a friend or nature. I live beside a forest and I have started running there since the COVID. So having hobbies or doing sports inspires me too. I learn new stuff about myself and sometimes when I am stuck, these hobbies help me clear my mind. 

Dinlediğim müzik yaptığım işlerde en büyük ilham kaynaklarından biri. Ya da izlediğim film/dizi, bir arkadaşla yaptığımız sohbet ya da doğa. Orman kenarında yaşıyorum ve Korona ile koşmaya başladım. Bu tip hobilerin olması ya da sporla uğraşmak, hem kendim hakkımda bilmediğim şeyler öğretiyor bana, hem de takılı kaldığım zamanlarda kafamı dağıtmak için bana yardımcı oluyor. 

6. What role does art play in your life? How does it change the way you view the world?

There is a sentence by Picasso, “Art is a lie that makes us realize the truth”. I love that sentence, whatever that truth may be for you. I am also an introvert and not so good with words. So I think art is the thing I can’t put into words. It is a feeling of unity, someone out there has produced something and here I am full of emotions when interacting with it. It just gives me hope and a sense of familiarity. 

Picasso’nun bir sözü var, “Sanat gerçeği anlamamız sağlayan bir yalandır”. Ben bu cümleyi çok seviyorum, bu gerçek herkes için farklı olabilir. Aynı zamanda ben içine kapanık ve kelimelerle arası iyi olmayan biriyim. Sanatı benim söyleyemediğim şeyler olarak görüyorum. Aynı zamanda sanatı bir birlik olarak düşünüyorum; orda bir yerlerde biri bir şey üretiyor, ben burada onunla bir etkileşime girince farklı duygular ortaya çıkıyor. Bu bana umut ve aşinalık hissi veriyor. 

7. Where did you study?

I studied Journalism at a university in Turkey. Then I did my masters in Film and TV studies in Dublin, Ireland. Later on, I was in between doing a PhD in film studies or proceed into animation. As a kid, the first thing I wanted to be was a painter, so art was always in my life. This is why at the first place, I focused more on film studies rather than journalism. Then I decided to study animation. I was in Ireland back then. After that, I came back to Turkey and started working here. I am also doing my PhD in graphic design at Hacettepe University here in Turkey. 

Ankara Üniversitesi Gazetecilik bölümünü bitirdikten sonra Dublin (İrlanda)’de Sinema ve Televizyon üzerine yüksek lisansımı yaptım. Bunun ardından ya film üzerine doktoraya devam edicektim ya da animasyon okuyacaktım. Animasyon okumayı tercih ettim. Yine Dublin’de animasyon eğitimimi bitirince Türkiye’ye döndüm. Şu an çalışmakla beraber Hacettepe’de grafik üzerine doktora eğitimi almaktayım. 

8. Where do you see yourself in five years?

Hopefully in a happy place(: But currently I am enjoying doing a PhD. It is tough but really rewarding. I hope to finish it by then and maybe do projects about the area that I am studying. 

Umarım mutlu bir yerde(: Ama şu an doktora eğtimimi seviyorum. Zorlu ama tatmin edici bir dönem benim için. Umuyorum o zamana kadar bitirip alanımla ilgili projeler üretmek istiyorum. 

9. What about in ten?

Maybe become a lecturer and share my experiences? So staying in an academy and doing projects. And again having a happy state of mind.

Belki hoca olup kendi deneyimlerimi aktarmak? Akademide kalıp projeler üretmek. Ve yeniden mental olarak mutlu bir yerde. 

10. What do you hope to achieve with your art?

When someones see a work that I have done, it would make me really happy if she/he got a sense of a familiar feeling. Because we humans have so much more in common than we think we do. To say the least, we all desire the same things like being loved and being accepted. If I can show that somehow, I would be happy. 

İşimi gören birinin tanıdık bir hissiyat duyması beni çok mutlu eder. Biz insanların aslında düşündüğümüzden daha çok ortak noktası var; sevilmek ve ait olma isteği gibi. Bunu gösterebilirsem kendimi mutlu sayarım.

11. Now, tell us a little more about you as a person: what is your favourite food?

Oven-baked potatoes! I absolutely love any form of potatoes; mashed potatoes, fries etc. 

Fırında patates. Patatesin her halini seviyorum; patates püresi, kızartılmış vs. 

12. Favourite book?

The Tartar Steppe by Dino Buzzati. 

Dino Buzzati’nin Tatar Çölü.

13. Favourite genre of music? 

I love indie rock, but when I am working I listen to a variety of music from lofi hip hop to some emo rock bands that I used to listen back in high school. I have been enjoying classic music this past year and contemporary composers like Max Ritcher. 

İndie rock dinlemeyi seviyorum ama çalışırken lofi hip hop’tan lisede dinlediğim emo rock gruplarına kadar farklı müzikler dinlerim. Bir senedirde klasik müzik sevmeye başladım ve Max Ritcher gibi günümüz sanatçılarınıda takip etmekteyim.

14. What are your hobbies? 

I am new to running but I have been enjoying it really much. I also love doing sports like basketball, swimming and tennis. I am a beginner at playing darbuka (a type of drum). I also love going to the cinema by myself.

Koşmaya yeni başladım ama gerçekten çok keyif alıyorum. Spor yapmayı da severim; basketbol, tenis ve yüzme gibi. Kendi kendime darbuka çalarım. Tek başıma sinemaya gitmeyi de çok seviyorum.

15. If you weren’t an artist, what would you be?

A chef. I am not saying I am an amazing cook, but I love cooking and trying out new recipes like Ottoman, Italian or Indian cuisine.

Şef olmak isterdim. Şahane bir aşçıyım gibi bir iddiam yok ama yemek pişirmeyi ve farklı mutfaklar denemeyi seviyorum; Osmanlı, İtalyan, Hint mutfağı gibi.